TR
 
EN
 
Hakkında | Amaç ve Kapsam | Etik İlkeler ve Yayın Politikası | Yazım Kuralları | Değerlendirme Süreci | Editör, Yayın ve Danışma Kurulu | Dizin | İletişim
 
1. SAYI
2. SAYI
3. SAYI
4. SAYI
5. SAYI
6. SAYI
7. SAYI
8. SAYI
9. SAYI
10. SAYI
11. SAYI
12. SAYI
13. SAYI
14. SAYI
15. SAYI
16. SAYI
17. SAYI
18. SAYI
19. SAYI
20. SAYI
21. SAYI
22. SAYI
23. SAYI
 
 
12. SAYI // DÃœNYANIN SOSYOLOJÄ°SÄ°

DİVAN KALEMİ

Dünyanın Sosyolojisi adlı özel sayı, Sosyoloji Divanı’nın üçüncü özel sayısı. Türk sosyolojisinin yüz yıllık serencamını irdeleyen, Türk sosyolojisinin çalışma alanlarından söz eden ‘Asırlık Sosyoloji’ ilk özel sayı idi. Ä°kinci özel sayı olan ‘Sosyolojik Muhayyile’, sosyolojik düÅŸüncenin önemine vurgu yapmak ve sosyolojik muhayyileyi merkeze alan bir yaklaşımı benimsemek maksadıyla hazırlandı. Üçüncü özel sayı ise özellikle akademik düzlemde farklı dünyaların/farklı toplumların sosyoloji tecrübelerini tanıma düÅŸüncesiyle hazırlandı. Daha özelde Batı sosyolojisinin dışındaki sosyoloji tecrübesine yakından bakma, dünyanın deÄŸiÅŸik yerlerinde ortaya çıkan sosyolojik düÅŸüncenin ve sosyoloji çalışmaların izini sürme, bu sosyolojileri keÅŸfetme, var olan sosyoloji müktesebatına yeni bakışlar, kavramlar ve çalışma alanları dahil etme düÅŸüncesine dayanan özel sayı, ‘dünyanın sosyolojisi yahut dünya kadar sosyoloji’ ifadesine dayanmaktadır. Modern bilimler sınıflamasında yer alan sosyolojinin ağırlıklı olarak ‘Batı’ merkezli bir inkiÅŸafa sahip olduÄŸu sıklıkla dile getirilmektedir. Anonim bir bilgi ÅŸeklinde sosyolojinin ‘Batılı ve modern’ bir bilim kimliÄŸi taşıdığı söylenmektedir. Bu söylemi güçlendiren sebepler arasında ‘sosyoloji’ tabirinin Batı menÅŸeli olması kadar bu bilimin temellerinde, yöntem tartışmalarında, teorik inÅŸalarında, ana tartışma alanlarında ve kavram haritasında ‘Batılı’ sosyologların/düÅŸünürlerin baskın bir biçimde yer alması etkili olmaktadır. Bu gerçeÄŸin inkâr edilmesi hayli zordur, çünkü hali hazırdaki sosyoloji bilgisine, sosyoloji üretimine, sosyoloji teorilerine ve genel sosyoloji çalışmalarına/yönelimlerine bakıldığında ‘Batı’nın çok yönlü rol aldığı görülmektedir. ‘Batılı ve modern’ bilim namıyla ünlenen sosyoloji halen ‘Batılı ve modern’ bir üslupla, kendi toplumlarının gerçeklerine bakarak, kendi toplumsal sorunlarının çözümüne iliÅŸkin bilgi üretmeyi sürdürmektedir. Bilgi üretirken ‘belirli’ sınırlılıklar, baÄŸlamlar, çerçeveler, zihniyetler, anlam ve hayat tecrübeleri ile çevrilidir. Bu manadaki sınırlılıklar bütün dünya sosyolojileri için geçerli olduÄŸu gibi Batı sosyolojisi için de geçerlidir. Sosyolojinin hikâyesi, sadece belli bir coÄŸrafyanın/toplumun gerçekliÄŸinden ve hayat tecrübesinden deÄŸil bütün sosyoloji dünyalarından, sosyolojilerden, sosyoloji haritasının farklı çizgilerinden beslenmelidir. ‘Dünyanın Sosyolojisi’, farklı toplumsal gerçekliklerin, tecrübelerin, zihniyetlerin, algıların, hayat tecrübelerinin bu hikâyeyi nasıl beslediÄŸini, bu hikâyede ne ÅŸekilde yer bulduklarını araÅŸtıran bir tabirdir. Bu bakımdan bugüne kadar sadece Batı-merkezli bir ÅŸekilde anlatıla gelen sosyolojinin, bütün dünya toplumlarının bilinmedik köÅŸelerine, kör noktalarına, unutulmuÅŸ detaylarına, saklanmış çizgilerine, üstü örtülmüÅŸ isimlerine, tartışılmamış literatürüne, duyulmamış serüvenlerine, merak dahi edilmemiÅŸ mecralarına, küçümsenmiÅŸ hayat biçimlerine, insan hikâyelerine, edebiyatlarına, kültürel iklimlerine, toplumsal gerçekliklerine kendi bakışını geniÅŸletmek, dar bakışlara mahkum olmamak, kavram haritasını zenginleÅŸtirmek, teorik bakışları çeÅŸitlendirmek, araÅŸtırma pratiklerine yeni yollar bulmak adına saÄŸlıklı bir ÅŸekilde yaklaÅŸmak zorundadır. Çünkü sosyoloji her yerdedir ve dünya kadar sosyoloji vardır.  Sosyoloji için çok özel bir hususa iÅŸaret etmek isteyen bu özel sayı, sosyolojinin bütün dünyaya; toplumlara, kültürlere, inançlara, yaÅŸam biçimlerine, insan hikâyelerine, toplum tecrübelerine, edebiyatlara, söylemlere, düÅŸüncelere ve duygulara bakması gerektiÄŸini hatırlatmaktadır. Sosyoloji, sadece belli bir bölgenin ve tecrübenin bütün dünyanın gerçeÄŸi olamayacağının bilinciyle hareket edip, insan ve toplum üzerine söz söylemenin, insan ve toplum gerçeÄŸini fark etmenin, insan iliÅŸkilerinin ürettiÄŸi biçimlerin, durumların ve hallerin idrakine sahip olmalıdır. Bu idrakin yolu, insan ve toplum hikâyesine/hakikatine yakından bakmaktan, aynı ÅŸekilde toplumların kendi hikâyelerinin ve gerçekliÄŸinin anlamlı bir dünya ürettiÄŸi kanaatine varmaktan geçer. Böylesi bir ana fikre dayanan ‘Dünyanın Sosyolojisi’ adlı özel sayı, bugüne kadar Türkiye’de pek irdelenmemiÅŸ dünyaların sosyolojilerini sosyoloji dünyasına, sosyoloji ilgililerine, meraklı okurlara amacını taşımaktadır. Batı-dışı dünyalarda/toplumlarda sosyolojinin oluÅŸum ve geliÅŸim hikâyesi, sosyoloji çalışmalarının ana yönelimleri, sosyoloji literatürü ve öne çıkan aktörler bu sayının üzerine odaklandığı alanlardır. Afrika (Etiyopya, Togo), Avrasya (Ä°ran, Orta Asya, Kazakistan, Kırgızistan, Rusya), GüneydoÄŸu Asya (Pakistan, BangladeÅŸ, Endonezya), Latin Amerika (Åžili, Kolombiya), OrtadoÄŸu (Arap Dünyası, Suriye, Cezayir), Uzak Asya (Çin, Tayvan, Japonya, Hong Kong) gibi sosyoloji dünyaları, ciddi makalelerle enine boyuna irdelenmekte ve Türkçe okurun ilgisine sunulmaktadır. ‘Dünyanın sosyolojisi yahut dünya kadar sosyoloji’ ana düÅŸüncesiyle hazırlanan bu özel sayının, Türk sosyoloji dünyasında ilgiyle karşılanacağı düÅŸünülmektedir. Sosyoloji çalışmalarında ve araÅŸtırmalarında önemli bir baÅŸvuru kaynağı hüviyeti taşıyacak özel sayının faydalı olmasını dilerim. Büyük bir emekle hazırlanan özel sayının editörlerine, yazarlara ve mütercimlere teÅŸekkür ederim. Selam ile.

İÇİNDEKİLER

5 Divan Kalemi Editör 
7 SunuÅŸ: Dünyanın Sosyolojisi | Dosya Editörleri 
 
11 AFRÄ°KA 
 
13 Etiyopya Sosyolojisinin Tarihsel GeliÅŸimi: BaÅŸlangıcı, Alanı ve Etkileri | Nahom Eyasu 
33 Afrika Çalışmalarında Sosyal Bilimler: Togo Sosyolojisinin Yenilenme Ä°htiyacı | Abdou-Wahabi Abdou
 
47 AVRASYA 
 
49 Ä°ran’da Tarihsel GeliÅŸmeler ve Sosyoloji GeleneÄŸi | Moharram Pourbagheri, Hedayat Eydi Tarakameh 
63 Orta Asya’da Sosyolojinin GeliÅŸimi | Aigul Zabirova, Gulim Dossanova, Kenzhegul Zhansautova, Aigerim Manzhugulova 
79 Rus Sosyolojisinin GeliÅŸiminin Ana AÅŸamaları ve Yönleri | Jean Toshchenko 
 
97 GÜNEY DOÄžU ASYA 
 
99 Sosyolojinin Tutsak DoÄŸası: BangladeÅŸ’te Sosyolojik Çalışmaların Altmış Yılı | Mozharul Islam 
115 Hayali Takımada Nusantara Sosyolojisine Genel Bir Bakış | Bernando J. Sujibto 
131 Sosyolojinin Bir Disiplin Olarak Pakistan’daki GeliÅŸimi | Muhammad Suliman 
 
141 LATÄ°N AMERÄ°KA 
 
143 Latin Amerika’dan EleÅŸtirel Bir Sosyoloji: Gelenek ve Yaratıcılık | José Vicente Tavares dos Santos, Maira Baumgarten, Enio Passiani 
179 Kolombiya’da Sosyoloji | Andrea Lampis 
195 ModernleÅŸme, Militarizasyon ve Sosyal Teori: Åžili Sosyolojisi ve Åžili’nin Sosyolojisi Üzerine Bir Deneme | Adem Üstün ÇatalbaÅŸ 
 
209 ORTADOÄžU 
 
211 Arap Dünyasında Sosyolojinin BaÅŸlangıcı ve Rolü | Kemal Bokra, Abdulmalik Hammal 
223 Arap Dünyasında Sosyolojinin Sorunları: Bazı Arap Sosyologlarının Ä°tiraflarının Analitik Bir Çalışması | D. Suha Hamzawy, A. Samia Kawashi 
233 Cezayir’de Sosyolojinin GeliÅŸimi | Cemal Matouq 
257 Suriye Akademisinde Sosyoloji | Talal Abdul Mu’ti Mustafa 
 
267 UZAK ASYA 
 
269 Büyük Çin’de Sosyolojinin GeliÅŸimi (Anakara Çin, Tayvan, Hong Kong) | Alvin Y. So 
281 Japon Sosyolojisinin GeliÅŸimi ve Asya ile Ä°liÅŸkisi | Shigeto Sonoda 
 
299 ÖZETLER 

317 YAZARLAR
DOSYA

Etiyopya Sosyolojisinin Tarihsel Gelişimi: Başlangıcı, Alanı ve Etkileri

Noham Eyasu

Sosyolojinin ortaya çıkışı dünyanın her yerinde aynı deÄŸildir. Bunun sebebi klasik dönemdeki belli baÅŸlı ampirik araÅŸtırmaların kavramsallaÅŸtırılması ve geliÅŸtirilmesiyle sosyolojiyi ileriye taşımak ve ütopik etkileri indirgemek için felsefi spekülasyonlarla baÅŸa çıkmaya çalışan yeni sosyolojik fikirlerin baÅŸlangıç zamanından, günümüzde dünyanın baÄŸlamsal anlaşılması arasındaki döneme dayanır (Wallace ve Wolf, 1995). Etiyopya sosyolojisi farklı sosyal sorunlardan, siyasetten ve diÄŸer sosyal fenomenlerden oluÅŸmuÅŸtur. Bunun yanında günümüz sosyal fenomenlerini daha iyi kavramak için etkili metodolojik araçlar kullandıkları gibi uygun teorik perspektifler de uygulamışlardır (Harold, 1976).

Afrika Çalışmalarında Sosyal Bilimler: Togo Sosyolojisinin Yenilenme İhtiyacı

Abdou-Wahabi Abdou

Tarım” ve “hayvancılık” olarak iki temel faaliyete dayanan kırsal kalkınma, Batılı güçler tarafından sömürgeleÅŸtirilmiÅŸ tropikal ülkeler için uzun zamandır öncelik teÅŸkil etmektedir. Togo nüfusunun yüzde 62,3’ünün kırsalda yaÅŸadığı gerçeÄŸine raÄŸmen, Afrika ülkelerinin kalkınma politikaları çoÄŸunlukla Batı merkezli bir bakışa dayanmaktadır. Bu baÄŸlamda ilerleme sürecinde geri kalmış Afrikalıları ilkellikle özdeÅŸleÅŸtiren sömürgeci güçlerin evrimci ideolojisi hakimdir (Arditi, 2011). Bu bakış açısı içinde, kırsala dayanan Afrikalı nüfusun akıllı ve verimli olduÄŸu düÅŸüncesi kabul görmüyordu. Kalkınma programlarında da söz konusu Afrika kırsal toplumlarının sosyal yapısı küçümsendi veya tamamen yok sayıldı.

İran’da Tarihsel Gelişmeler ve Sosyoloji Geleneği

Moharram Pourbagheri-Hedayat Eydi Tarakameh

Ä°ran toplumunun Kaçar döneminden ve özellikle MeÅŸrutiyet döneminden sonra Batıyla tanışması ve iliÅŸkisinin artması, Ä°ran toplumu içerisinde yeni bir takım toplumsal, siyasal ve kültürel kavramları da beraberinde getirmiÅŸtir. Önceden daha çok tarihçilik ve tarih araÅŸtırması yapan Ä°ran aydınları, sosyal teoriler geliÅŸtirerek Ä°ran’ın siyasal ve toplumsal durumunu yorumlamaya baÅŸlamışlardır. Yeni bir sisteme götüren nasyonalist düÅŸünceler baÅŸta olmak üzere, sol ve dini eÄŸilimli çalışmalar, bu dönemdeki en önemli konular haline gelmiÅŸtir. Ä°rancılık, meÅŸrutiyet, özgürlük, batılılaÅŸma, yeni dünya, dini yeniden yorumlamak gibi kavramlar ve düÅŸünceler, Ä°ran aydınları arasında tartışılan konular olarak gündeme gelmiÅŸtir.

Orta Asya’da Sosyolojinin Gelişimi

Aigul Zabirova vd.

Orta Asya’da sosyolojinin geliÅŸimi konusundaki bilgiler yetersizdir. Bu bölgede sosyoloji tarihinin anlaşılması, sosyolojik araÅŸtırmaların artışı, akademik sosyolojinin çözümlenmesi ve Orta Asya’daki sosyoloji bilimi ile ilgili baskın fikir ve kuramların araÅŸtırılması açısından önemli ihmaller bulunmaktadır. Bu makale üç Orta Asya ülkesinde, yani Kazakistan, Özbekistan ve Kırgazistan’da sosyolojinin geliÅŸiminin anlaşılmasına ışık tutarak gelecekteki Orta Asya çalışmalarının üzerine bina edilebileceÄŸi sosyolojik bir temel oluÅŸturmayı amaçlamaktadır.

Rus Sosyolojisinin Gelişiminin Ana Aşamaları ve Yönleri

Jean Toshchenko

Rusya’daki ilk sosyoloji çalışmaları, 19. yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıkmış ve çeÅŸitli alanlarda geliÅŸmiÅŸtir. CoÄŸrafya alanında yapılan çalışmalar bu geliÅŸim sürecinde önemli rol oynamıştır. Bu durum en açık ÅŸekilde Lev Mechnikov tarafından (1838-1888) iklim, coÄŸrafi koÅŸullar ve özellikle su kaynaklarının toplumsal geliÅŸmenin eÅŸitsizliÄŸine etkisi konusunda kaleme alınan ‘Medeniyet Ve Büyük Tarihsel Nehirler: Modern Toplumların GeliÅŸiminin CoÄŸrafi Teorisi’ adlı çalışmada görülmektedir. Bu faktörler, onun görüÅŸüne göre, insan geliÅŸiminin despotizmden özgürlüÄŸe, ilkel yaÅŸam biçimlerinden kooperatif yönetim biçimlerine dayanan ekonomik ve sosyal baÅŸarılara kadar ana eÄŸilimlerini belirlemektedir. 

Sosyolojinin Tutsak Doğası: Bangladeş’te Sosyolojik Çalışmaların Altmış Yılı

Mozharul Islam

Bu çalışma, BangladeÅŸ’te sosyolojinin genel durumu hakkında okuyucuya genel bir çerçeve çizecektir. BangladeÅŸ’te sosyoloji biliminin doÄŸuÅŸunda Avrupa’da var olan ve Batı dünyasında sosyolojiyi bir akademik disiplin olarak ortaya çıkaran ÅŸartların varlığından söz etmek imkansızdır. BangladeÅŸ’te sosyolojinin geliÅŸimi bu çerçeveden deÄŸerlendirildiÄŸinde ülkeye özgü bir durum söz konusudur. Ülke, neredeyse tek bir tane dahi kendine özgü bir sosyolog yetiÅŸtirememiÅŸtir. Özellikle batıda eÄŸitim alan akademisyenlerin dahi kendi ülkelerine döndükten sonra aldıkları eÄŸitimleri sosyal alana taşıyamamaları, yalnızca özgünlük sıkıntısı deÄŸil aynı zamanda kısır bir disiplin ortaya çıkarmaktadır

Hayali Takımada Nusantara Sosyolojisine Genel Bir Bakış

Bernando J. Sujibto

Günümüzde Endonezya adı köklü medeniyetler anlamına gelmektedir. Onun kökenleri, coÄŸrafi olarak takımadada var olan ve siyasi olarak hanedanlıkla yönetildiÄŸi Nusantara dönemine dayanmaktadır. Toplumsal, siyasi ve ekonomik baÄŸlamlara göre Nusantara, kendi yaÅŸam alanları olan ve toplumsal olarak ayrı olduÄŸu görülen Majahapit Ä°mparatorluÄŸu (1293-1500) ile iliÅŸkilendirilen orijinal bir terimdir. Deniz dünyası Papua’dan Sumatra’ya ve takımadaya uzanan alanı kapsayan Majapahit devleti olarak kabul edilen Nusantara, aynı zamanda modern Endonezya’yı meydana getiren temel ruh olarak görülmektedir. Nusantara 1945 yılında bağımsızlığını kazanmış, daha sonra Cumhuriyet’in resmi adı Endonezya olarak kullanılmaya baÅŸlanmıştır.

Sosyolojinin Bir Disiplin Olarak Pakistan’daki Gelişimi

Muhammad Suliman

Sosyolojinin de diÄŸer disiplinler gibi Avrupa’dan dünyanın diÄŸer ülkelerine yayıldığı inkar edilemez bir durumdur. Yakın zamanda Pakistan’daki sosyolojik düÅŸüncenin geliÅŸiminin Amerikan sosyolojik düÅŸüncesinden etkilendiÄŸi gözlenmiÅŸtir. 1952-1953’de UNESCO’nun sosyal bilimcilerinin tavsiye etmesiyle DoÄŸu Pakistan’ın merkezindeki Dacca Üniversitesi’nde kurulan Sosyoloji Bölümü'nde yapılan çalışmalar ve baÄŸlantılar bu etkilenmenin sonucudur. Prof. Dr. A.N.J. Hollander’ın yöneticisi olduÄŸu bölümün müfredatı, Fransız antropolog Pierre Bessoignet tarafından planlanmıştır

Latin Amerika’dan Eleştirel Bir Sosyoloji: Gelenek ve Yaratıcılık

José Vicente Tavares dos Santos vd.

Entelektüel bir tarihin yakın zamandaki süreci Latin Amerika sosyolojisinin uluslararasılaÅŸtırılmasını yapılandırmıştır. 26. Alas Kongresi 2007 yılında Meksika, Guadalajara’da yapılmış, dünya çapındaki ÅŸu tartışmalar genel konular olarak sunulmuÅŸtur: “Latin Amerika ve Karayip sosyolojisinde bıraktıkları etki ve aynı zamanda orijinalliÄŸi ve Latin Amerika düÅŸüncesinin dünya çapındaki sosyal bilimler tartışmasına katkı saÄŸlamasını empoze etmiÅŸtir.” Neredeyse aynı konular, 2009 yılında Buenos Aires’teki 27. Alas Kongresi’nde de tartışılmıştır: Sosyal bilimlerdeki Latin Amerika entelektüel hareketini yapılandırmaya ve ÅŸu konulardaki farklı katılımları teÅŸvik etmeye kararlıyız: doÄŸal kaynakların aşınması ve ekolojik çatışma; vatandaÅŸlık ve katılımcı demokrasi; yeni üretici sahalar ve eleÅŸtirel bilginin yapılandırılması.

Kolombiya’da Sosyoloji

Andrea Lampis

Yıllar içerisinde Kolombiya’da sosyoloji biliminin kökeni ve sosyolojide yapılan çalışmaların kısa veya uzun bir incelemesinin yapılması yönünde birçok teÅŸebbüs ortaya çıkmıştır. Kolombiya’da Sosyoloji ve sosyologlar üzerine anlatılan anekdot (hikaye) tarzındaki tarihçeleri araÅŸtıran Cataño’nun belirttiÄŸi gibi (1980), bu teÅŸebbüslerin hiçbirisi nihai veya kapsamlı olarak görülebilecek bir seviyeye ulaÅŸamamıştır. Ancak burada önemli olan nokta, bu teÅŸebbüslerin ne ölçüde kapsamlı ve eksiksiz olduÄŸunu deÄŸerlendirmek deÄŸil, Kolombiya’da sosyolojinin anlama geldiÄŸini ve ülkede ne tür sosyoloji çalışmalarının yürütüldüÄŸünü anlamaktır.

Modernleşme, Militarizasyon ve Sosyal Teori: Şili Sosyolojisi ve Şili’nin Sosyolojisi Üzerine Bir Deneme

Adem Üstün ÇATALBAŞ

Üçüncü Dünya ülkelerinde, sosyal bilimlerin geliÅŸmesi süreci ağırlıklı olarak büyük sosyal fenomenlere baÄŸlıdır; özellikle de modernleÅŸme çabalarına Üçüncü Dünya üzerine Batılı uzmanlar tarafından yapılan çalışmalar modernleÅŸme çabalarının sonuçları ve yetersizlikleri ile ilgilidir. J. E. Goldthorpe (1975) Üçüncü Dünya’nın Sosyolojisi baÅŸlıklı kitabında daha çok yoksulluk, sosyal eÅŸitsizlik, aÅŸiretçilik gibi büyük sorunları ele almıştır. Üçüncü Dünya üzerine geliÅŸen bu uzmanlık alanı baÅŸlıca eksik modernleÅŸmeye odaklanmaktadır (Hurd and Johnson 1969). Üçüncü Dünya’nın geliÅŸimi, geliÅŸmiÅŸ ülkeler için, kendi sanayi öncesi geçmiÅŸlerini inceleyebilecekleri ve modernizasyon politikalarının iÅŸlerliÄŸini gözlemleyebilecekleri bir örnek teÅŸkil edegelmiÅŸtir.

Arap Dünyasında Sosyolojinin Başlangıcı ve Rolü

Kemal Bokra-Abdulmalik Hammal

Sosyolojide teorik düÅŸünce daha çok fen bilimlerinin sosyal bilimlere intibak edilmeye çalışılması ile baÅŸlamış ve çok çeÅŸitli yaklaşımlar ortaya çıkmıştır. Elbette bu çeÅŸitlilikte sosyolojik fikirleri yönlendiren sosyal yapıların da rolü vardır. Bu teoriler genel çerçevede çeÅŸitli sosyal olguları ele alarak ve inceleyerek anlamaya çalışmaktadır. Sosyolojinin en yaygın konularından birisi sosyolojik teorilerin sınıflandırılmasıdır. Bu teoriler arasında bulunan denge teorileri toplumu bir denge halinde görerek onun istikrarına ve dengelenmesine dikkat çekmektedir. Çatışma teorileri sosyal deÄŸiÅŸime ve bu deÄŸiÅŸim de çatışmanın önemine vurgu yapmaktadır. Toplumun kontrol edilmesini iddia eden genel sosyal bilimler teorileri ise toplumun tarih boyunca belli kurallar etrafında var olduÄŸunu ve bu kurallar ile toplumun yönetilmesi gerektiÄŸini vurgular

Arap Dünyasında Sosyolojinin Sorunları: Bazı Arap Sosyologlarının İtiraflarının Analitik Bir Çalışması

D. Suha Hamzawy-A. Samia Kawashi

Sosyoloji, Batı Avrupa toplumunun tarihi koÅŸullarından doÄŸan bir bilimdir. Avrupa’da sosyoloji, Avrupa toplumunun yaÅŸadığı politik, sosyo-ekonomik ve entelektüel koÅŸullarda yaÅŸanan deÄŸiÅŸimler sonucunda ortaya çıkmıştır. Buna ilaveten sosyolojinin ortaya çıkışında kapitalist toplumun yaÅŸadığı kriz ve feodalizmden serbest kapitalist düzene geçiÅŸ de önemli bir rol oynamıştır. 

Cezayir’de Sosyolojinin Gelişimi

Cemal Matouq

Cezayir’deki toplumsal ve kültürel olgular üzerine yapılan araÅŸtırmalar, yazılan yazılar ile sosyolojik uygulamalar arasındaki farka dikkat edilmesi gerekmektedir. Ancak bu farkın anlaşılması sonrasında akademik (ilmi) bir uzmanlık alanı olarak sosyolojinin üniversitelerde nasıl teÅŸekkül ettiÄŸi anlaşılacaktır. Sömürgecilerin Cezayir’e giriÅŸinin ilk anlarından itibaren toplum içerisinde yapılan araÅŸtırmaların ve çalışmaların sosyolojik olarak uygulanmasına iliÅŸkin birçok faaliyet hayata geçirilmiÅŸtir. Ä°lk dönem çalışmalarında Fransızların Cezayir’e gelmelerinden önceki Cezayir toplumunu ele alan yazılar kaleme alınmıştır.

Suriye Akademisinde Sosyoloji

Talal Abdul Mu’ti Mustafa

Suriye’de sosyolojinin akademik tarihini kavramak için Suriye toplumunun yaÅŸadığı tarihsel süreçleri ve ÅŸartları incelemek gerekmektedir. Dolayısıyla bu toplumun 20. yüzyıldan beri yüzleÅŸtiÄŸi sosyal sorunların doÄŸasının araÅŸtırılması ve idrak edilmesi elzemdir. Zira sosyolojinin ortaya çıkması ve geliÅŸmesi ile toplumun karşılaÅŸtığı maddi ve manevi sorunlar arasında mantıksal bir iliÅŸki vardır. Öyle ki; teorik ve pratik bilimler, genelde toplumların yüzleÅŸtiÄŸi sorunlar karşısında ortaya çıkar ve geliÅŸir. Çünkü bilimlerin temel gayesi, insanlığın sübjektif ve objektif sorunlarını çözmek, doÄŸal çevrenin ve toplumu iyiden iyiye geliÅŸmesini saÄŸlamaktır

Büyük Çin’de Sosyolojinin Gelişimi (Anakara Çin, Tayvan, Hong Kong

Alvin Y. So

Çin’de sosyoloji disiplininin geliÅŸimi, diÄŸer ülkelerde görülmeyen ÅŸekilde dolambaçlı olmuÅŸtur. Spencer’ın Principles of Sociology (Sosyolojinin Ä°lkeleri) adlı eseri ilk kez 1903’te Çin’de oldukça geniÅŸ bir ilgiye mazhar olmasına raÄŸmen, sosyoloji eÄŸitimi için Åžangay’daki St. John’s Üniversitesi’nde, 1914 yılında sosyolojiyle ilgili bir ders okutulasıya kadar beklemek gerekecekti. Sosyoloji eÄŸitimi veren en eski üniversiteler misyoner kurumlardı ve sosyoloji dersleri, çoÄŸu Amerikalı misyonerler olmak üzere yabancılar tarafından verilirdi. Sosyoloji bölümleri, misyon olarak sosyal hizmet bürosuna personel yetiÅŸtirmeyi gaye edinmiÅŸti; bu nedenle sosyologlar pragmatik bir yönelime sahip olma eÄŸilimindeydi. Bu doÄŸrultuda Çin’deki (açlık, yoksulluk, kırsal iflas gibi) ciddi sosyal sorunları da çözmeyi amaçlıyorlardı (Cheng ve So, 1983).

Japon Sosyolojisinin GeliÅŸimi ve Asya ile Ä°liÅŸkisi

Shigeto Sonoda

2010 yılında Tokyo Üniversitesi, Japonya’daki Asya Üniversitesi’nden Prof. Tomoyuki Okui Shakaigaku no Rekishi (Sosyoloji Tarihi) adlı kitabını yayınladı. Bu kitabın tanıtımında, kitabın “sosyolojik tarihin Ortodoks bir ders kitabı” ve “sosyolojiye iyi bir giriÅŸ” olduÄŸu vurgulanmaktaydı. Bu kitabı okuduÄŸumuzda, kitabın tamamını oluÅŸturan 12 bölümün Yasuda Takada, Eitarô Suzuki ve Ikutarô Shimizu gibi bazı Japon sosyologlarla birlikte, August Comte, Karl Marx, Friedrich Engels, Sigmund Freud, Georg Simmel, Èmile Durkheim, Max Weber, Talcott Parsons, Robert Merton, Alfred Shutz, Harold Garfinkel, Ervin Goffman, Jügen Habermas, Niklas Luhmann, Michel Foucault, Pierre Bourdieu, Zygmunt Bauman gibi batılı sosyologlara atıfta bulunduÄŸunu görebiliriz.
 
Tüm Sayılar
Sosyoloji Divanı Kitaplığı
Basında Biz
Duyurular
Formlar
Satış Noktaları